Toplam yorum: 6000
Bu ayki yorum: 0
E-Dergi
akifakyel tarafından yapılan yorumlar
Turgay Güler'in ilk kitabi Mehdix gibi akıcı, kısa sürede okunabilen, kafada ufak da olsa bir çentik atıp "Acaba?" dedirtebilen bir kitap. Güler'in geleceğe dönük tahminleri üzerinde durmak yetersiz. Hazırlayıp sunduğu Sıra Dışı programını takip edenler için bazı ifadeler pek de "sıra dışı" olmuyor zira. Bir sonraki kitabini, Sıra Dışı üçlemesinin son kitabini yine de merakla bekliyorum. Edebi bir eserden ziyade kurgu yazılmaması halinde hukuki sorunlara sebep olabilecek şeylerin kurgu içerisinde eritilmiş, roman haline getirilmiş hali demek sanırım daha doğru olacaktır.
Vatandaş’ın Apokrifal kitabinin roman seklinde kurgulanmış, Barnabas İncili etrafında dönen bir hikâye diyebiliriz. Edebi niteliği değerlendirmeye alınmamak kaydıyla, eğer diğer kitabi da okumadıysanız ilginizi çekebilir. Ancak Apokrifal'a nazaran tabii daha az bilgi içerdiği için, eğer arzunuz bilgi edinmekse onu edinmenizi naçizane tavsiye ederim.
Aydoğan Vatandaş’ın okuduğum çok kitabı olmadı, ancak içlerinden en basiti buydu diyebilirim. Beklentilerimi karşılamadı. Hatta daha da ileri götüreyim, hayal kırıklığıydı.
Türk Hariciyesinin belli bir kitle tarafından -bir biçimde- ele geçirildiği ve arzuladıkları isimler dışında kimseyi bu çembere dahil etmedikleri epeydir kulaktan kulağa dolaşırdı. Bu söylentileri derinlemesine incelediğini zannetmiştim. Hacmini görünce, en azından temel hususlara değinilmiştir sandım. Fakat sadece Menemenlizade ailesi etrafında epey de magazinsel diyebileceğimiz vasat bir kitap çıkmış. Vatandaş’ın buradaki iddiası, birilerinin bilinçli bir secime tabii tutulmadığı, bilakis seçilenlerin zaten yaşadıkları şartlar itibariyle "şanslı" oldukları yönünde.
Açıkçası zayıf bir kitap, pek de satın almaya değeceğini düşünmüyorum. İlla ki Namık Kemal ve ailesini merak ediyorsanız, çabucak okunacak bir şeyler arıyorsanız edinebilirsiniz.
Tarih romanlardan öğrenilmez, ancak bazı romanlar vardır ki yazarının titiz çalışması hasebiyle tarih de öğretir okuyucuya. Hayır, ne yazık ki bu kitap bunlardan değil. Bu kitaptan tarih öğrenildiği vehmine kapılanların ciddi biçimde tarih okuması gerekmektedir. Şu Çılgın Türkler, resmi tarihin oluşturduğu algıların (olguların değil!) yinelenmesinden ibaret, edebi değeri olmayan, "gaz" yüklü bir çalışma. Çıktığı dönem de manidar olmakla beraber, kitabın basit bir lise tarih kitabından öteye sadece üzerindeki "roman" damgası ile geçmesi de göz önünde bulundurulmalıdır. Çokça tekrar ile şişirilmiş, hacmi ile anlattığı arasında ne yazık ki ters orantı bulunan, yine ne yazık ki vakit kaybından öteye geçmeyen bir çalışma.
Cumhuriyet'in ilk yıllarına dair arşivler açılmamışken, o dönemde yayın yapan gazetelerinin arşivlerinden o yıllara ait tüm kayıtlar ortadan kaldırılmışken Özakman'ın ne yazması bekleniyordu ki? Tabii ki devlet ideolojisinin sunduğu veriler "ışığında" bir tekrar! İşte bu yüzden bu kitaptan tarih katiyen öğrenilmez. Eğer mevcut ideolojik gazınızın terkibini kuvvetlendirme cihetinde ele alıyorsanız iyi okumalar.
Kişisel gelişim kitaplarının yeni dönemdeki atalarından. Aslında bundan gayrı bir nitelik atfetmekte güçlük çekiyorum, zira son derece bayağı, basit bir kitap. Yapmacık tavırlarla, "-mış" gibi yaparak dost kazandırabileceğini iddia eden bir kitap ile eğer hakikaten dost kazanacağını kişi tahmin ediyorsa vay haline. Kitaptan örneklendirirsek eğer, eğer birisi ile ortak konuşacağın bir şey varsa o konudan girerek onun beğenisini kazanır, onunla "dost" olabilmenin kapısını açarmışsın, dolayısıyla bilgi ve öğrenme bu amaçla yapılır ve kişi de hem dostlar elde eder, hem de bu vesileyle başarıya ulaşırmış.
Daha gerçekçi, faydalı kitaplar naçizane tavsiye olunur. Kişisel gelişim safsatası ile vakit öldürmektense, kitapyurdu'ndaki yüzlerce nitelikli kitaptan sadece birisini bile okumak evladır.