Öneride bulun
Toplam yorum: 6000
Bu ayki yorum: 0

E-Dergi

sevgili tarafından yapılan yorumlar

17.05.2013

Yorumcu ürünü kitapavrupa 'dan satın almış.
Aslında yüce Allah'ı bizi daha bağrına basan sevgi, şefkat dolu, müşfik esmaları, yıkıcı veya öğretici esmalarından daha çok. Hiç kimse ezilmek için bu boyuta getirilmiş diye bir şey söz konusu değil. Tam tersi Allah hepimizi özünden, nurundan sevgisinden yaratmış, dolayısıyla da sistemde kötü diye bir şey yok aslında. Sadece tekâmül etmemiz için gerekli ruhsal deneyimleri yaşamamız, kavramamız, idrak etmemiz ve ölü duran devrelerimizin açılması için sert enerji şoklamaları var. Olaya bu boyuttan bakmak lazım!

Bir bilim adamının, insanoğlunda ve dünyada var olan sorunlarına çare bulması adına, olaya dini açıdan bakması, değerlendirmesi, kendi görüş ve fikirleriyle harmanlayarak ve örneklemeleriyle bizlere sunduğu bu eser oldukça ilginç ve öğretici. Zaman zaman hiç bilmediğim açıklamalar beni sarssa da, mantıklı buluyorum ve bu da bana huzur ve güven veriyor. İlk defa farklı bir eser okuyorum. Dini inançlarımız hep belirli ve kalıpta, ama sayın Dr. Saraç bu sabitliği oldukça açmış, insanın kendisini iyi etmesi ve kendisini yetiştirmesi yolunda bir yol çizmiş.
17.05.2013

Anne iki çocuğuyla, (Joseph ve Suzanne) tek başına kalır. On yıl çalışıp para biriktirdikten sonra, uzun uzun uğraşıp Tapu İdaresinden birkaç hektar toprak alır. Ne var ki, bu toprak deniz kıyısında, ekime elverişsiz bir toprak parçasıdır. Çocuklarını tutkuyla seven, onlara bir şeyler bırakmak isteyen Anne, inat eder. Ona inanan bazı köylülerle birlikte Pasifik'e karşı bent kurmaya girişir. Ama Pasifik'in yükselen sularıyla bent yıkılır. Marguerite Duras'nın romanı işte bu noktada başlar. Anne, yirmi yaşındaki Joseph ve on altı yaşındaki Suzanne, bir bungalovda zor koşullarda yaşamaktadırlar; topraklarının her an ellerinden alınma tehlikesi vardır. Çocuklarının kendisini terk edeceğinden çok korkan Anne, büyük bir enerji ve umutla toprağı verimli kılmak için çabalar durur. Sonunda, Joseph'in öfkeleri ve aşkları, Suzanne'ın yazgısına boyun eğişi arasında tükenir gider. Aynı zamanda anne kız ilişkisini de anlatmaktadır. İki kardeşin arasındaki ilişkiler, izlenecek şekilde! Çok güzel bir kitap, mutlaka okunmalı, öneriyorum.
18.03.2013

Nathalie Sarraute ile kendi ikizi arasında geçen bir diyalog biçiminde kaleme alınmış. İkizi, Nathalie Sarraute'un dikkatini çekerek, kuşkulanarak, sorular sorarak, belirli şeyler üzerinde ısrarla durarak, onun Paris, Ivanovo, İsviçre, Petersburg, yeniden Paris arasında geçen çocukluk dönemine ait bazı anları, bazı davranışları, içine gömüldükleri koruyucu kabuğun altından çekip çıkarmasını sağlamaya çalışır.

Kitap o kadar yalın ve sade bir dille yazılmış ki, okuyan herkes kendisini bulabilir. Yirminci Yüzyılın başlarında Fransız edebiyatına yeni bir edebiyat dalı olarak geçmiş ve Fransız okullarında ders kitabı olarak okutulmakta. Çok güzel bir kitap okunmalı, hele anneler mutlaka okumalı. Teşekkürler Nathalie Sarraulte, teşekkürler...

Ben Fransızcasını okudum, kim bilir Türkçesi ne kadar güzeldir.
26.02.2013

Yabancı adlı romanının konusu ayrıksı bir bireyin toplumdaki yargılanışı ve bu yargılanma sonunda kendisini sorgulayışıdır. 
Mersault adlı başkahramanın annesi vefat eder.  Mersault annesini cenazesine gider ve döndüğünde hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam eder.  Sevgili bulur. Günler geçer ve Mersault komşusu ve sevgilisiyle sahile giderken komşusu Raymond’ın belalılarıyla karşılaşırlar.  Sahilde oluşan gerginlikler sonucunda Mersault belalılardan birini öldürür.  Bu cinayet sonunda Mersault mahkemeye çıkar ve iç hesaplaşmalar başlar.
dünya boş ve manasız, insan, hayat, toplum saçmadır.  Yazara göre yaşamın tekdüzeliği altında, makineleşmiş bir dünyada makineleşmiş insan. Sade ve tek düze anlatım ana karakterle özdeşleşmiştir. Mutlaka Okunmalı ...
02.02.2013

Madame Bovary, Realizm akımının kurucusu ve en büyük temsilcisi sayılan G. Flaubert’in başeseridir. Bu roman, Realizmin başarılı ilk örneği sayılmaktadır. Konusunu gerçek yaşamdan alan bu roman, Fransız edebiyatının olduğu kadar dünya edebiyatının da önemli eserlerindendir.

Madame Bovary, noter katibi Leon tarafından sevildiğini anlar. Yine Rodolphe adında bir malikâne sahibinin ağına düşer. Emma’nın tekdüze yaşamı değişmiştir; kocasından ayrılmayı düşünür. Emma, âşığı Rodolph’e, birlikte uzak ülkelere gitmeyi önerir. Rodolphe, bu öneri üzerine izini belli etmeden ortalıktan kaybolur.

19.yüzyılda fransız taşrasında bir kadının iç dünyası neredeyse tarihte ilk kez gözler önüne seriliyor. Artık kadınların da hayalleri, ihtirasları, şımarıklığı, yanlışları olabileceği ve son olarakta narsizm ve egonun bir hastalık gibi insanların hayatını bir kasırga eşliğinde değiştirebildiğini görüyoruz. Bu realist sanat eseri, düne de yarına da hitap ediyor. Teşekkürler…
KitapAvrupa © 2025
© 2010-2025 Her Hakkı Saklıdır.