Denizcilik tarihimizin önemli ismi Sadun Boro, açık denizlere, okyanuslara sevdalanmasına neden olan ilk macerasını ve onu bu yola sokan, yazarlığa adım atarak bizlere değerli eserler bırakmasını sağlayan insanlarını paylaşıyor. Bir Hayalin Peşinde “1952’de Bir Atlantik Serüveni” kitabında Sadun Boro doğa ile hemhal olan insanın zorlu ama bir o kadar güzel dünyasına yelken açıyor. Sadun Kaptan, gençlik yıllarına, denize sevdalanışına ve İngiltere’deki eğitimi sırasında dünya denizlerini keşfederek deneyim kazanmasına odaklanıyor. O fenerden bu fenere, sert kuzey denizlerinde yaşlı, konforsuz ahşap yelkenlilerdeki bu gençlik tecrübeleri, onu bezdireceğine aksine dünya seyahati kararı almasına neden oluyor. 1958 yılında tanışacağı hayat arkadaşı Oda ile Kısmet Yelkenlisini yaptıracaklar ve sonrasında 1965-68 yılları arasında Dünya seyahati olmak üzere, bir ömrü denizde geçirecek ve çok değerli kitaplarla bu seyahatleri ölümsüzleştirecektir. Bu kitap sizi her şeyin başladığı ana gönderecek:
İşte o deniz, şu düşkün, neşesiz anımda bir İngiliz Mecmuasının köşeciğinden üç satırlık bir ilan halinde, bütün maceraları, bin bir ihtimalleri ile karşıma çıkıyor gölgede uyuşmuş ruhumun penceresinden başını birdenbire içeri sokarak gülen yüzü ve coşturucu sesiyle; “Bak, işte ben geldim!” diyordu.
Sadun Boro, 1928 yılında İstanbul, Erenköy’de doğdu. Caddebostan ve Marmara kıyılarında sandalla başlayan deniz macerası, 1948’de Galatasaray Lisesinden mezun olup İngiltere’deki tekstil mühendisliği eğitimi sırasında merak saldığı okyanus geçişlerinin büyüsüne kapılması ile bir ömür boyu sürer. Beş önemli kitap hediye eder edebiyatımıza. Kronolojik sıralama ile: 1952, Ling kotrası ile ilk Atlantik geçişi, Bir Hayalin Peşinde; 1965-68 Kısmet’in Dünya Seyahati, Pupa Yelken; 1977-79 Amerika ve Atlantik Seyahati Fora Yelken; Kıyılarımız ve komşu kıyılardan gezi yazılarını derlediği Kısmet’in Dümen Suyunda ve İstanbul’dan İskenderun’a Denizciler için Rehber, Vira Demir. Amatör denizciliğimizin öncüsü olmakla birlikte, Bodrum’a yerleştikleri 1980 yılından 2015, 5 Haziran Çevre gününde vefatına kadarki otuz beş yıl Gökova, Hisarönü, Fethiye Körfezlerinin ve Dalyan, İztuzu’nun doğal sit alanı olmaları, korunmaları için çaba sarf etti. Yaptırdığı Denizkızı Heykeli ile, doğanın bir parçası olduğumuzu hatırlatarak, cennet körfezlerimizi korumamızı ümit etmişti. Vasiyeti onunla özdeşleşmiş olan Okluk Koyu’nda, Yürüyüş Yolu ile belirlediğimiz yere defnedilmektir. O güne kadar Karacasöğüt Köy mezarlığında, cennetin yeryüzündeki aksi olan Gökova’sında 2020 yılında ona eşlik eden Oda Boro ile istirahat etmekte. Kısmet Yelkenlisi ise Rahmi M. Koç Müzesinde maceralarını sizlerle paylaşmaya devam ediyor.